Gürültü kirliliği veya diğer adıyla ses kirliliğinin genelgeler kabul gören tanımı ile “İnsan veya hayvan yaşamını olumsuz etkileyen, dengesini bozan her türlü insan ya da makine kaynaklı ses oluşumudur.” Gürültü kirliliğinin en yaygın biçimlerinden biri, özellikle motorlu araçların neden olduğu kirliliktir.
Bu bilgiler ışığında rahatlıkla söyleyebilirim ki,
Gürültü kirliliği bugünlerde artan bir şekilde muzdarip olduğum bir konu. Başımın belası da denebilir. Gerçekten mağdurum. Psikolojim bu durumdan çok olumsuz etkileniyor.
Medeni şekilde bir arada yaşama kültüründen yoksun, görgüden bir haber insanlarla aynı şehirde yaşıyorum maalesef. Evimin manzarası alabildiğine deniz, bense gürültüden pencereyi açıp o deniz kokusunu dahi içime çekemiyorum.
Gereksiz klakson çalanlar, araçlarına ekledikleri ekstra müzik sistemleri son ses seyir halinde pencereleri açıp hava atmak için araç kullanan görgü yoksunları, motorsiklerindeki susturucuyu iptal edip, son sürat gaza basarken tahammül edilemez bir motor sesi çıkararak caka sattığını sanan sonradan görme tayfası, arabaları ile ani acıklı frenlerle sarıda beklemeyip, yaya geçitindeki iki vatandaşımızın, iki yaşlı kadınımızın hayatına mal olan zırzavatlar gereksiz şeyler yani, arabaları ile patinaj çekip direğe toslayanlar gece yarısından sonra aşırı hız yapanlar,, “sağa dönüşte yayaya yol ver kuralından, kültüründen habersiz, asılan ilgili tabeladan bihaber; ya da kasıtlı olarak travmaydan henüz inen insan gürühunun üzerine arabasını sürüp kornodan elini çekmeden küfür eden magandalar bunlar Defalarca ALO 155’i aradım, çözüm sıfır. Vatandaşlarımızın çevre sorunları, hava, su, toprak, radyoaktif kirlilik, gürültü ve atık konulu şikâyet-ihbarları sözde edebilecekleri ALO 181’e ilettim şikâyetlerimi sonuç değişmiyor.
Öte yandan İzmir koca bir şantiyeye dönüştü. Kentsel dönüşüm adı altında rant gelirleri artarken olan bizlere oldu. Oturduğum evin arkasındaki binanın kentsel dönüşüm yapımı hala sürüyor 2 senedir. Her sabah akşama kadar süren matkap seslerine, işçilerin bağırış çağırışlarına, çok meraklı inşaat ustalarının bakışlarına ve gürültüsüne de maruz kalıyorum. Üstüne üstlük yanımdaki bina da yıkıldı kentsel dönüşüm için. Temel üzerinde, çıkan demirleri kepçe marifeti ile dövmek yasak zaten. Bu hafriyat taşınmalı. Korkunç bir gürültü bu.
Muhatap yok, bu bina ne zaman bitecek diyeceğin biri yok. Ustalar 4. Kattan alt kattaki arkadaşları ile avaz avaz bağırışıyorlar. Cumartesi pazar mesai 06:30 ve bendeniz de ayaktayım bu yüzden. Psikolojim sinyaller veriyor, iç sıkıntısı, konsantrasyon güçlüğü, tahammülsüzlük gibi gibi…
Bilimsel olarak; gürültünün insan sağlığı üzerindeki etkileri incelenmiş. Hem sağlıksal hem davranışsal yönde ortaya çıkabilen belirtiler bunlar. Genel olarak, gürültü olarak adlandırılan her türlü ses insan sağlığını fizyolojik ve psikolojik olarak etkiliyor. İstenmeyen bu sesler sinir, saldırganlık, hipertansiyon, yüksek stres, kulak çınlaması ya da kulak uğuldaması, duyma kaybı, uyku bozuklukları gibi pek çok sonuç doğurabiliyor.
Bu sonuçlar içinde, stres ve hipertansiyon ciddi sağlık sorunlarına kapı açabilirken, kulak çınlamaları ve uğuldamaları unutkanlığa, ciddi ruhsal bunalımlara ve kimi zaman panik ataklara neden olabililiyor. Yurtdışına bakarsak;
ABD’de Buy Quiet (Türkçesi: Huzur/Sessizlik Satın Al) programları ve girişimleri ortaya çıktı. Bu programlar daha sessiz araç ve ekipman satın almayı ve üreticileri de daha sessiz ekipman tasarlamaya teşvik etmekte. Kanada’daki karayollarında da sesi absorbe eden, engelleyen tüneller inşaa ediliyor.
Biz de ise bu konulara ilişkin ne büyükşehir ne de ilçe belediyelerinden, ne vergisini kuruşuna kadar ödediğimiz “so called” devletten, ne de emniyet güçlerinden hatta şikayet halinde adalet sisteminden destek görmüyoruz, yaptırımı uygulayan da yok. Ceza mekanizması devreye sokulmalı, kontrolsüz kentsel dönüşüm için ivedilikle çözümler bulunup, kontrol içeren düzenlemeler yapılmalı. Asbest mağdurları yaratıyorlar üstüne bir de ayrı bit konu.
Trafik ve motorlu taşıt gürültüsü için bilinçlenme ve örgütlülük çok önemli. “GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİ İLE MÜCADELE Derneğini kurmak istiyorum
Kimler destek olmak ister?
Yoruma yazınız lütfen. Trafik ve motorlu taşıt gürültüsü engellenmesi, caydırıcılık da hükümetin görevi.
STK’lar da bu konunun takipçi olmalı, gönüllüler de.
Huzurlu günler.