Mevcut yeteneklerinizi ortaya çıkartın, kendi oyununuzu oynayın, erkeklerin oynadığı gibi değil, “kadın gibi ve onlardan daha güçlü oynayarak farkındalığınızı ortaya koyun
Kadınlar için iş dünyasının geleceğini anlamak ve dönüşümü, değişimi yönetmek için bir farkındalık yaratmak gerekiyor. Yirminci yüzyılın büyük bir kısmında, kadınlar ev hayatına ve aileye odaklanmıştı. Sanayi devrimi ile birlikte, mevcut dönemin temelleri de atılmış oldu. 70’ler sonrasında özgürleşme hareketi ile birlikte artık “kadınlar her şey olabilir, her şeyi yapabilirdi” ama nasıl?
Genlerin avantajları
Kadınlar, sözel hünerlere dayanan güçlü özelliklere ve iletişim becerilerine sahipken, erkeklere karşı bunu bir avantaj olarak kullanabilirler. Kadınlarda bulunan östrojenin, empatinin yükselmesine neden olduğu, bilimsel olarak kanıtlanmış durumda. Bu karakter özellikleri markalaşma için en temel etken olarak edilir. Kişisel tarzınız bile çok güçlü bir etken; görsel bir kimlik oluşturmada büyük bir avantaj.
İster üst düzey bir yönetici, ister yeni mezun bir stajyer ya da ressam, öğretmen, hatta bir anne, her zaman hayatta olumlu bir algı bırakmanız gerekiyor. Bunu da genlerinizdeki mevcut yetenekleri ortaya çıkartarak başarabilirsiniz, kendi oyununuzu oynayın, erkeklerin oynadığı gibi değil, “kadın gibi” ve onlardan daha güçlü oynayarak farkındalığınızı ortaya koyun.
Kişisel marka sanatı
Kendini fikrini yarat ve önce kendin satın al
Kovid-19 nedeniyle evlere kapandığımızdan beri hepimizin daha da ustalaştığı pasta ve kurabiye işini hobi olmaktan çıkarttık ve artık satıyoruz diyelim… Oldukça basit bir iş gibi duruyor. Kendimizi karşımızdakine ahçı veya pastacı diye tanıtmak var, bir de çocukluğumuzda annemizin sakızlı muhallebisi ile büyüdüğümüzü, sabahları elleriyle yaptığı dereotlu peynirli poğaça kokusuyla uyanıp mutfağa koştuğumuzu, arkadaşlarımızla bahçede oynarken bize ikram ettiği, bir bardak süt ve el yapımı vişne reçeli kurabiyesi için arkadaşlarımızın her gün bizim bahçede oynamak istediklerinden bahsedip, birçok ürünü organik süt, yumurta ve meyve sebze yetiştiricilerinden aldığımız ürünlerle kişisel diyete en uygun şekilde hazırlayıp sattığımızı söylemek var… Nasıl bu kulağa daha hoş geliyor mu? Sadece hikayeye biraz duygu kattık. Markalaşma da özünde bir fikri veya ürünü kendinizle ilişkilendirmek yatar.
İç eleştirmeninin konuşur, onu sustur
İç eleştirmen sürekli konuşur. Onu besleyense korkudur. Yeterince iyi olamama, yeterli olamama, beğenilmeme… Bu iç sesi susturamazsan ve kendi markanı yaratmazsın, fikirlerinin bir bir başkaları tarafından gerçekleştirildiğine tanık olursun. Sana sadece keşke demek kalır…
Pozitife odaklan
Neyi deneyimlediğin veya neye odaklandığın hayatının tüm evrelerine etki ediyor. Kontrol edebileceğin şeylere ve pozitif yönlerine odaklan. En büyük artın sen kendinsin.
Sezgilerini kullan
Sezgi bir şeyi mantık yürütmeden anında bilme hissidir. Bilinçaltımız sayesinde sezinleriz. Sezgileriniz sizi yanıltmaz.
Net ve açık ol
Net olmak ve düz bir ifade her zaman kazandırır. Net olmaya özen gösterin. Çok konuşmak iyi iletişim kurduğumuz anlamına gelmez. Aşırı yumuşak dil de kafa karıştırabilir. Kelimelerin gücüne, vücut dilinize ve sesinize güvenin. Karşınızdakini her zaman bu güveni hissettirin.
Görünüş ve güç
İş hayatı kadınlar için; gösterişli olmamayı, kadınsı olmayı ama seksi olmamayı, güçlü olmayı ama katı olmamayı, stil sahibi olmayı ama trendy olmamayı gerektirir. Yani, her zaman bir denge yakalamalı, imajınızla sert bir otorite yaratmamalısınız
Özetle şimdi; içinizdeki potansiyeli üretkenlikle buluşturup marka olma zamanı…