Kitaplar geçmişi ve geleceği toplumun huzuruna sunulan ve okunması gereken bir ürün. Yazarsa geçmişi unutmadan geleceğe birikimleriyle ışık tutandır.
Değerli yazarlarımızdan Ayten Turan yazmış olduğu kitaplarıyla geleceğe bir nebze ışık tutmaya çalışıyor.
Beyninin kıvrımlarından damıtarak yüreğinin içindeki duyguları kitaplara
yansıtan Yazar Ayten Turan ile gerçekleştirdiğimiz söyleşiyi beğenerek
okuyacağınızı umuyoruz. İyi okumalar.
Kendinizi kısaca özetler misiniz?
İnsanın kendini anlatması inanın çok zor ama Ayten Turan, zoru başarmayı seven, asla pes etmeyen, yaşadığı tüm olumsuzluklara rağmen hayata sımsıkı sarılan hayatı kendini seven biri.
Kitaplar sizin için ne ifade ediyor?
Kendimi bildim bileli kitap okumayı sevdim, bazen kendime yetmediğim dönemlerde ve umudumu yitirdiğim dönemlerde bana ışık oldu kitaplar, bana göre okumak yaşam bicimi diye düşünüyorum.
Kitaplarınızın içinde sizde var mısınız?
Asla kendi hayatımı yazacağımı sanmıyorum, bu cesaret ister, çünkü insan kendi hayatını yazacağı zaman çok adil olmaz diye düşünüyorum.
Diğer taraftan da kitaplarımda kendi gözlemlediğim hayatlar var kalemimizin malzemesi insan, bazen an oluyor ki kendi duygu yoğunluğumu kitaba yansıtabiliyorum.
Kitaplarınızda geleceği mi, ışık tutuyorsunuz, geçmişime gidiyorsunuz?
Aslında ikisi de doğru, ben her zaman şunu söylemişimdir, geçmiş geleceğin aynası olmalı, eğer geçmişten bir ders çıkartamıyorsak geleceğimize umutla bakamayız, buda bizleri mutsuz bir nesle iter ki bunu da toplum olarak istemeyiz.
Bildiğimize göre bu güne kadar 4 Eseriniz yayınlandı, bizlere eserlerinizi tanıtır mısınız?
İlk kitabım GÖLGE NESİL, Toplumda gözlemlediğim kadınların gerçek
Hayatlarını dinleyerek yazdığım bir kitap oldu, maalesef ki, Türkiye’nin
karanlık yüzü kumalık, şiddet ve yalan dolu hayatlar.
İSTANBUL KARASI Kitabım bir biyografi tadında oldu gerçek hayattan alınan bir hayat hikâyesini kaleme aldım. Bu kitapta asi bir gencin büyük şehre geldiği zaman yaşadığı sıkıntılar ve tutsak geçen gençlik yıllarını anlatılıyor.
SOL YANIMDA DAĞLAR YIKILDI Roman olarak kaleme aldım, bir solcu kızın 12 Eylül döneminde başlayan hayatı gibi görünse de, birçok kadını tek hayatta anlatmaya çalıştığım, sosyal yaralara değindiğim ve büyük bir aşkla süslediğim bir kitap oldu.
( Sol yanımda dağlar yıkıldı romanımı yazdıktan sonra ruhumun ve kalemimin romana daha yakın ve yazarken daha mutlu olduğunu hissetim )
KELEBEK SÖZÜ de bir roman olarak hayat buldu, bu romanımda siyasetin nelere mal olacağını değinerek devletleri yöneten bazı insanların kendi dünyalarını yönetemediklerini kaleme almak istedim ve başarı öyküsünün içinde kaybolan başarısız ve acımasız bir hayatı yazdım.
Yeni bir eserinizi kaleme aldığınız ve yakın bir zamanda yayınlayacağınızı biliyoruz, bu kitabınızda roman mı, olacak konusundan biraz bahseden misiniz?
Evet dediğim gibi romanların ruhuma ve kalemime daha yakın olduğunu düşünüyorum, bu romanımın nedenini bilmediğim şekilde benim dönüm noktam olacakmış gibi geliyor, her kitabım bana göre değerli ama yazdığım romanın beni dahada yücelteceğini düşünüyorum.
Yeni romanım masal gibi bir şehrin coğrafyasında yaşanan yaşamları kaleme aldım, 3 Yıl araştırarak kaleme aldığım bu kitap okuyucusu tarafından çok sevilecek eminim.
Size göre Türkiye’nin en çok okunan yazarları kimlerdir?
Bu göreceli bir soru aslında benim gözlemlediğim dev yazarların olduğu bir
Ülke de hangi yazar çok okunuyor? Demek beni düşündürüyor, maalesef ki diğer taraftan da, okumayan bir milletiz buna rağmen aşağıda yazılan değerli
yazarlarımızı saygıyla anmak istiyorum.
Yahya Kemal Beyatlı
Ziya Gökalp
Nazım Hikmet
Aziz Nesin
Orhan Veli Kanık
Orhan Kemal
Peyami Safa
Duygu Asena
Sebahattin Ali benim en çok zevkle okuduğum yazarlardır.
Sizin sorunuza gelince Türkiye’de en çok okunan yazarlar benimde okuduğum
Canan Tan diyebilirim Elif Şafak, İskender Pala Ayşe Kulin Rahmi Turan gibi sayabilirim.
Ülkemizde geleceğe ışık tutan yazarlarımız kimler olabilir?
Şu an genç yazarlardan, Deniz Tarsuz var, Kitapları Can yayınlarından çıkıyor
gençlerin okumasını öneririm.
Ece Temelkuran bana göre çok sağlam bir kalem
Sema Kaygusuz gibi yazarları sayabilirim,
Yazarın sorumluluğu nedir?
Yazar aslında ışık tutan olmalı, insanların cesaret edemediği kendilerine bile itiraf edemediği her şeyi yazmalı, sosyal konularda önde giden olmalı diye düşünüyorum.
Özellikle yazarlar toplumu iyi izlemeli, hep dediğim şey…
‘’kalemimizin malzemesi insandır ‘’
Ülkemizde yazarlar neden baskı altında?
Çok acı, maalesef ki ülkemizdeki gerçekleri yansıtan bir soru.
Bir önceki sorunuzda dediğim gibi yazar insanların cesaret edemediği şeyleri yazıyor bu da ülkemizdeki siyasi ayağı rahatsız ediyor diye düşünüyorum.
Kitaplar neden yasaklanır?
Bazı insanlar, kişiliklerine aykırı olduğunu düşünüyor olabilirler dediğim gibi siyasi ayağın güçlü bir ülkede olduğumuzu düşünürsek yasakların
olması da kaçınılmaz oluyor, bu çok üzücü tabi ki.
Kendinize örnek aldığınız yazarlar kimlerdir?
Ayşe Kulin’i kendi kalemime yakın görüyorum ve yazılarını kitaplarını çok
beğeniyorum.
Yabancı yazarlarla ülkemizin yazarları arasında farklılık nelerdir?
Her kültürün kendine has bir derdi var, tabi bu da yazarların kalemine yansıyor.
Aslında farklılık demeyelim de toplumun kalemlere yansıttıkları diyelim.
Tiyatro, sinema, müzik üçlemesine ilginizi sorsam?
Özellikle Tiyatro benim için çok önemli seyirci olmanın dışında, profesyonel bir şekilde tiyatro oyunu yazmak istiyorum, birkaç denemem oldu başarılıda bulunda ama kendimi bu konuda yeterli hissetmiyorum ilerde ki dönemlerde bu konuda çalışmalarım olacak.
Müzik derseniz benim olmazsa olmazım, müzik dinlemeden duramam.
Sinemaya da fırsat buldukça gidebiliyorum ama kültürel sinema
çalışmalarını zevkle izliyorum.
Hobileriniz var mı?
Hobi olarak bağlama çalıyorum, kitap okumak en büyük hobim zamanımın çoğunu kitap okuyarak geçiriyorum, yeni yerler keşfetmeyi, seyahat etmeyi de çok seviyorum.
Burçlara inanır mısınız?
Pek inanmam ama eğlenceli buluyorum.
Ayten Turan’ın iş dışında bir günlük yaşamı nasıl seyrediyor?
Bazı sosyal projelerde görev alıyorum, gün içinde özellikle kendimi keyiflendirecek bir şeyler yapmaya önem veriyorum, mesela doğanın içinde ya da deniz kenarında bir kahve eşliğinde kitap okumak gibi, yoğun iş hayatı olan bir insanım buna kitaplarım, köşe yazılarımda eklenince aileme zamanı az ayırdığımı düşünüyorum bu sebepten her fırsatta ailemle zaman geçirmeyi çok önemsiyorum.
Son olarak bir yazarları aynı çatı altında topladığınız bir platfor kurduğunuzu biliyoruz bu platformu bize anlatabilir misiniz?
Evet, ama tek başkan değilim platformumuzda her birimimizi bir kadın bir erkek yazardan oluşturduk. bu konuda topluma bir mesaj vermeyi düşündük.
Platformumuzu 10 Yazar arkadaşımla beraber kurduk, amacımız Edirne’den Kars’a tüm siyasi ve kültürel düşüncenin içinde olacağı bir platform kurmaktı bunu da KALEMİN GÜCÜ PLATFORMU adı altında başardık.
10 Yazar çıktığımız bu yolda 105 Yazar üyemizle ve 13 yönetim kadromuzla devam ediyoruz.
Pandemi süreci içinde 3 yıldır belediyeler ve yerel yönetimle birlikte çok ciddi projelere imza attık, yayın evlerimizle ortaklaşa sorunlar çözerek yol aldık pandemi süreci her ne kadar projelerimizi yavaşlatsa da KALEMİN GÜCÜ PLATFORMU son hızla büyüyor ve Türkiye’ye örnek olacak bir birliktelik olarak tarih yazacak.
Bu güzel röportaj için teşekkür ederiz.
Bende sizlere çok teşekkür ederim, güzel bir sohbetle kendimi ifade etme güzelliğini sağladınız.
