• İletişim: info@guncelkadin.com.tr
Güncel Kadın
  • Anasayfa
  • Güncel Haberler
  • İş Dünyası
  • Ekonomi
  • Moda
  • Güzellik
  • Sağlık
  • Yaşam
  • Sanat
  • Röportaj
No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Güncel Haberler
  • İş Dünyası
  • Ekonomi
  • Moda
  • Güzellik
  • Sağlık
  • Yaşam
  • Sanat
  • Röportaj
No Result
View All Result
Güncel Kadın
No Result
View All Result

Dr. Bahar Zeynep Barut: Sahte Takdirden Gerçek Değere: Sosyal Medyada Onay Kültürünü Aşmak

Bahar Zeynep by Bahar Zeynep
25 Ağustos 2025
in Yazarlar
0
Dr. Bahar Zeynep Barut: Sahte Takdirden Gerçek Değere: Sosyal Medyada Onay Kültürünü Aşmak
0
SHARES
5
VIEWS
Facebook'ta PaylaşTwitter'da PaylaşWhatsapp PaylaşLinkedin'de PaylaşPaylaşPaylaş

“Kaç beğeni aldın?” Belki de 21. yüzyılın en çok sorulan, en az sorgulanan sorusu bu. Bir dönem, arkadaş defterinin arkasına yazdığımız isimler vardı; şimdi ekranın arkasında rakamlar var. O rakamlar öyle bir güç kazandı ki, bazen bir kalp simgesi bir insana kendini değerli hissettirebiliyor, bazen bir yorum eksikliği bütün günümüzü mahvedebiliyor. Modern yaşamın en tuhaf ironisi: Görünürlüğümüzü ölçen tek kriter rakamlar oldu. Oysa asıl sorulması gereken şey çok daha derin: Biz gerçekten ne zaman kendi değerimizi başkalarının onayına teslim ettik?

İnsanın kabul görme arzusu yeni değil. Psikoloji literatüründe bu “onay ihtiyacı” olarak tanımlanır ve insanlık tarihinin en kadim duygularından biridir. Kabile toplumlarında, kabul görmeyen kişi dışlanır, dışlanan yok olurdu. Bu mekanizma, hayatta kalmanın bir garantisiydi. Günümüzde ise bu kadim ihtiyaç dijital bir form kazandı. Artık kabilemiz sosyal medya; bireysel değerimizi, mutluluğumuzu ve özgüvenimizi görünmez bir jürinin eline bırakıyoruz. Bu durum, modern insanın hem psikolojik hem de toplumsal açmazlarından biri haline geldi.

Nörobilim araştırmaları, bir “like” geldiğinde beynimizde dopamin salgılandığını gösteriyor. Dopamin, ödül hormonu; mutlu hissettiriyor ve tıpkı çikolata yemek veya ödül almak gibi beynin ödül sistemi üzerinde çalışıyor. Sosyal medya platformları ise bu biyolojik sistemi zekice kullanıyor: Bildirim sesleri, kırmızı noktalar, kayan bildirimler… Hepsi beynimize küçük ödüller gönderiyor. Fakat sorun şu: Bu ödül hızlı gelir, hızlı söner. Beyin daha fazlasını ister. Daha çok paylaşım, daha çok etkileşim, daha çok beğeni… Ve böylece onay kültürü dediğimiz bir döngü oluşur. Bu döngüde kaybettiğimiz şey ise çok kıymetli: Gerçek öz-değer algımız.

İlk bakışta masum görünen bu alışkanlık, zamanla kimlik erozyonuna yol açıyor. Klinik psikoloji raporları sosyal medya onay kültürünün ciddi etkilerini ortaya koyuyor: Yeterince beğeni gelmezse anksiyete artıyor; başkalarının hayatına bakarak kendini değersiz hissetme eğilimi güçleniyor; kimlik kayması yaşanıyor. Filtreli gerçeklik, kim olduğumuzla kim görünmek istediğimiz arasındaki farkı büyütüyor. Hepimiz “kendin ol” sloganlarını savunuyoruz, ama herkes aynı filtreleri kullanıyor, aynı pozlarda gülüyor, aynı trendlere koşuyor. Sonuç? Özgünlük kayboluyor, bireysellik rakamların gölgesinde eriyor.

Bir de işin magazin tarafı var. Influencer kültürü artık yalnızca fenomenlerle sınırlı değil; hepimiz kendi mikro-influencer’ımızız. Günlük rutinlerimizi, kahvemizi, kitap köşemizi paylaşıyor; görünürlükten besleniyoruz. Ama bu görünürlük çoğu zaman bir açlık doğuruyor. Kaçımız şu soruları kendine sordu? “Bu fotoğrafı paylaşsam mı? Yeterince iyi görünüyor muyum? O niye beğenmedi? Yoksa bana mı kırgın? Kaç kişi izledi story’mi?” Bu sorular masum gibi görünse de bir noktada bizi bağımlı hale getiriyor. Çünkü farkında olmadan değerimizi rakamlara teslim ediyoruz.

İşin ironik tarafı şu: Hepimiz birbirimizi daha çok görüyoruz ama daha az anlıyoruz. WhatsApp’ta “görüldü” var, ama “anlaşıldı” yok. Instagram’da binlerce “beğeni” var, ama bir tane samimi takdir yok. Gerçek takdir zaman ister, emek ister, göz göze bir tebessüm, içten bir cümle ister. Ama biz onu bir kalp ikonuna sıkıştırıyoruz. Ve bu, tıpkı fast food gibi: Anlık tatmin, kalıcı açlık.

Sosyolojik açıdan bakıldığında, bu fenomen yalnızca bireysel psikolojiyi değil toplumsal düzeni de değiştiriyor. Sosyologlar, “beğeni ekonomisi” kavramını boşuna kullanmıyor. Artık dikkat, en değerli para birimi. Farkında olmadan en değerli kaynağımızı – dikkatimizi – harcıyoruz. Bu kültür, toplumsal ilişkilerde yüzeyselliği besliyor. İnsanlar ilişkilerinde sabır yerine hız, anlam yerine görünürlük arıyor. “Birlikte anı yaşamak” yerine, “birlikte paylaşılabilir içerik üretmek” daha kıymetli hale geliyor. Aşk bile artık story uyumluluğu ile ölçülüyor.

Bu döngüden kurtulmak için bazı stratejiler uygulanabilir. Öncelikle dijital dünyada sınırlar koymalıyız. Bildirimleri kapatmak, ekran süresini azaltmak, beynimize dinlenme alanı açmak için ilk adımdır. İkinci olarak, gerçek iletişimi geri kazanalım. Birine gerçekten takdirimizi dile getirelim, sadece emoji bırakmayalım. Üçüncü olarak, kendi değer ölçütümüzü kendimiz belirleyelim. Kaç kişi beğendi değil, sen kendini nasıl ifade ettin? Dördüncü olarak, dijital minimalizm pratiği yapmak gerekir. Sana iyi gelen, ilham veren içeriklerle kal; toksik kıyaslardan uzaklaş. Son olarak, öz-değerimizi içsel kaynaklarla beslemeliyiz. Meditasyon, yazı yazma veya offline aktivitelerle kendimize dönmek, gerçek değeri hatırlatır.

Bir de, dijital dünyada farkındalık geliştirmek gerekiyor. Her içerik tüketimi bir yatırım. Ne izlediğiniz, kimi takip ettiğiniz, hangi içeriklerle vakit geçirdiğiniz sizin değer algınızı şekillendirir. Sosyal medya algoritmaları bizi sadece pasif tüketici yapmıyor; aynı zamanda psikolojik olarak manipüle ediyor. Bu nedenle, bilinçli tüketim şart. İçerikleri eleştirel gözle izlemek, kimlik ve değerimizi korumanın bir yolu.

Günümüzün paradoksu: Hepimiz daha çok görünürken, daha az anlaşılıyoruz. İçten bir takdir cümlesi, bir gülümseme veya gerçek bir övgü, ekrandaki yüzlerce beğeniden çok daha kıymetlidir. Bugün bir an durun ve kendinize sorun: “Ben kimin için içerik üretiyorum? Kendim için mi, başkaları için mi?” Gerçek değer, ne like sayısında ne izlenme oranında saklıdır. Gerçek değer, emeğin, samimiyetin ve anlamın içinde gizlidir.

Bugün birine gerçek bir takdir cümlesi kurun:

“Seni fark ediyorum. Emeklerin değerli.”

Çünkü bazen bir cümle, bin kalpten daha kıymetlidir. Sosyal medya bize yüzeysellik sunuyor olabilir, ama biz yine de samimiyeti seçebiliriz. Gerçek değer, ekranın ötesinde, içimizde ve ilişkilerimizde saklıdır.
Dr.Bahar Zeynep Barut

Önceki Yazı

Astroloji Yolculuğu: Gökyüzünden Haberler Han Sabit Yıldızı Etkili Kaotik Hafta Giriş

Sonraki Yazı

Okul hazırlığı göz muayenesi ile başlar

Bahar Zeynep

Bahar Zeynep

Sonraki Yazı
Okul hazırlığı göz muayenesi ile başlar

Okul hazırlığı göz muayenesi ile başlar

Plugin Install : Widget Tab Post needs JNews - View Counter to be installed
  • Popüler
  • Yorum
  • En Son
Semra Kosovalı: Seçim sonucu ve gelecek

Semra Kosovalı: Seçim sonucu ve gelecek

21 Kasım 2024
İstanbul’u Kanatları Altına Alan Ressam İrem Çamlıca : “İstanbul Yeri Göğü Altın Şehir”

İstanbul’u Kanatları Altına Alan Ressam İrem Çamlıca : “İstanbul Yeri Göğü Altın Şehir”

4 Eylül 2024
Astroloji Yolculuğu: Gökyüzünden Haberler 28 Temmuz-3 Ağustos Gökyüzü Gündemi

Astroloji Yolculuğu: Gökyüzünden Haberler 2024’de Burçları Neler Bekliyor?

27 Temmuz 2025
Sizi Daha Genç Gösterecek Saç Renkleri

Sizi Daha Genç Gösterecek Saç Renkleri

22 Ocak 2024
Semra Kosovalı: Seçim sonucu ve gelecek

Semra Kosovalı: Seçim sonucu ve gelecek

0
Duygu Şengül: Türkiye’de kadının var olma sorunu

Duygu Şengül : Duygu’sal Aforizmalar

0
Ayşe Demir: DO-ra-to

Ayşe Demir: DO-ra-to

0
Buket Keskinol: Toprak Ana Gaia

Buket Keskinol : İskenderunlu olmak

0
Okul hazırlığı göz muayenesi ile başlar

Okul hazırlığı göz muayenesi ile başlar

25 Ağustos 2025
Dr. Bahar Zeynep Barut: Sahte Takdirden Gerçek Değere: Sosyal Medyada Onay Kültürünü Aşmak

Dr. Bahar Zeynep Barut: Sahte Takdirden Gerçek Değere: Sosyal Medyada Onay Kültürünü Aşmak

25 Ağustos 2025
Astroloji Yolculuğu: Gökyüzünden Haberler Han Sabit Yıldızı Etkili Kaotik Hafta Giriş

Astroloji Yolculuğu: Gökyüzünden Haberler Han Sabit Yıldızı Etkili Kaotik Hafta Giriş

25 Ağustos 2025
Yüzlerce Bisikletçi Ankara’da buluştu

Yüzlerce Bisikletçi Ankara’da buluştu

24 Ağustos 2025

Son Yazılar

Okul hazırlığı göz muayenesi ile başlar

Okul hazırlığı göz muayenesi ile başlar

25 Ağustos 2025
Dr. Bahar Zeynep Barut: Sahte Takdirden Gerçek Değere: Sosyal Medyada Onay Kültürünü Aşmak

Dr. Bahar Zeynep Barut: Sahte Takdirden Gerçek Değere: Sosyal Medyada Onay Kültürünü Aşmak

25 Ağustos 2025
Astroloji Yolculuğu: Gökyüzünden Haberler Han Sabit Yıldızı Etkili Kaotik Hafta Giriş

Astroloji Yolculuğu: Gökyüzünden Haberler Han Sabit Yıldızı Etkili Kaotik Hafta Giriş

25 Ağustos 2025
Yüzlerce Bisikletçi Ankara’da buluştu

Yüzlerce Bisikletçi Ankara’da buluştu

24 Ağustos 2025
Güncel Kadın

Güncel Kadın

Sosyal Medya

Kategoriler

  • Anasayfa
  • Dünya
  • Ekonomi
  • Genel
  • Güncel Haberler
  • Güncel Sağlık
  • Güzellik
  • İş Dünyası
  • Magazin
  • Moda
  • Röportaj
  • Sağlık
  • Sanat
  • Yaşam
  • Yazarlar

Son Haberler

Okul hazırlığı göz muayenesi ile başlar

Okul hazırlığı göz muayenesi ile başlar

25 Ağustos 2025
Dr. Bahar Zeynep Barut: Sahte Takdirden Gerçek Değere: Sosyal Medyada Onay Kültürünü Aşmak

Dr. Bahar Zeynep Barut: Sahte Takdirden Gerçek Değere: Sosyal Medyada Onay Kültürünü Aşmak

25 Ağustos 2025
  • İletişim: info@guncelkadin.com.tr

© 2023 Güncel Kadın.

No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Güncel Haberler
  • İş Dünyası
  • Ekonomi
  • Moda
  • Güzellik
  • Sağlık
  • Yaşam
  • Sanat
  • Röportaj

© 2023 Güncel Kadın.