• İletişim: info@guncelkadin.com.tr
Güncel Kadın
  • Anasayfa
  • Güncel Haberler
  • İş Dünyası
  • Ekonomi
  • Moda
  • Güzellik
  • Sağlık
  • Yaşam
  • Sanat
  • Röportaj
No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Güncel Haberler
  • İş Dünyası
  • Ekonomi
  • Moda
  • Güzellik
  • Sağlık
  • Yaşam
  • Sanat
  • Röportaj
No Result
View All Result
Güncel Kadın
No Result
View All Result

Mor Çatı : Kadına ve sağlıkta şiddete karşı bilgi notu

admin by admin
21 Mart 2022
in Güncel Haberler
0
Mor Çatı : Kadına ve sağlıkta şiddete karşı bilgi notu
0
SHARES
12
VIEWS
Facebook'ta PaylaşTwitter'da PaylaşWhatsapp PaylaşLinkedin'de PaylaşPaylaşPaylaş

16 Mart 2022’de TBMM Başkanlığına sunulan teklif, kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında değişiklikler içeriyor. Bir kez daha ne kanun teklifinin yazım sürecinde ne de taslak hazırlandığında alanda uzman kadın örgütlerinden görüş alınmayan tepeden inme bir karar alma yöntemi ile karşı karşıyayız. Bu alanda atılması gereken her adımda, devletin mutlaka alanda yıllardır kadınlarla dayanışma kurarak deneyim biriktiren ve mücadele yürüten örgütleri de dahil etmesi gerekiyor. Fakat bu gereklilik, devlet tarafından görmezden gelinip yok sayılıyor. Yönteminden başlayarak sorunlu bulduğumuz bu yasa teklifinin kadına yönelik şiddetle mücadeleyi ceza kanuna indirgeyerek şiddet ve kadın cinayetlerine tepkili kamuoyunu yatıştırmak için göstermelik bir çözüm sunduğunu düşünüyoruz.

Mor Çatı olarak, alanda sahip olduğumuz deneyim ve kadınlardan edindiğimiz bilgi ışığında değerlendirip baktığımızda, bu tasarıyla devletin şiddetle mücadelede toplumsal cinsiyet eşitliğini tesis edecek önleyici ve bütüncül politika üretme yükümlülüğünü görmezden gelerek çözümü yalnızca ceza hukukuna havale ettiğini görüyoruz.

Teklifte ısrarlı takip suçu için öngörülen 6 aydan 2 yıla ve nitelikli halinde 1 yıldan 3 yıla olarak belirlenen hapis cezaları caydırıcı nitelikte değil. Uygulamada ertelemeye tabi olan bu süreler failin cezaevine bile girmemesini ve cezasızlığın devam etmesini getiriyor. Kağıt üstünde olan bir yasal düzenleme uygulamada etkili bir çözüm sunmaktan uzak görünüyor.

Teklifte sunulan takdiri indirim nedenlerinin sınırlandırılması önerisi ise hakimlerin kadın düşmanı ve patriyarkal yaklaşımına dayalı uygulamalarına dair bir çözüm getirmiyor. Feministler olarak yıllardır kadın cinayetleri davalarını takip ediyoruz ve duruşma salonlarında hakimlerin cinsiyetçi kararlarlarına, “erkeklik indirimi” olarak adlandırdığımız haksız tahrik indirimini verdiklerine şahit oluyoruz. Bu kararların gerekçesi kadınların yemek yapmamasından cilveli saat sormasına, kocasını aldatmasından “kadınlık görevlerini” yerine getirmemesine kadar varabiliyor. Hakimler kadınların kendilerinden beklenen toplumsal cinsiyet rollerine uymamalarını öldürülmelerini meşru kılacak bir sebep olarak algılıyor. En son Hatice Kaçmaz’ı öldüren fail erkeğe Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından verilen failin cinayeti “tasarlayarak” değil, kadının kendisini reddetmesi nedeniyle “duygusal çöküntü ve anlık hiddetle işlediği”ne yönelik karar bize yargının her aşamasında esas olarak erkeklerle dayanışma içinde olan patriyarkal zihniyetin var olduğunu tekrar gösterdi. Bunun çözümü olabilecek meslek içi eğitimler İstanbul Sözleşmesi’nde yükümlülük olarak getirilmiş olmasına rağmen Sözleşme’den çıkan devlet bu önleyici mücadele yöntemini uygulamadan Ceza Hukuku’nda yasal değişiklikler yaparak çözüm getirdiğini söylüyor. Teklifte kadına yönelik şiddet ifadesinin açık ve net bir tanımı bulunmuyor. Bu tanımın olmadığı ve bu tanımı en net şekilde ortaya koyan ve kadına yönelik şiddetin kökenini de toplumsal cinsiyet eşitsizliği olarak işaret eden İstanbul Sözleşmesi’nin reddedildiği güncel durumda yapılan hiçbir yasal değişikliğin dayanaklarının sağlam temeller üzerine kurulamayacağını düşünüyoruz.

Failleri cezalandırmak, adaleti tesis etmek ve suçu önlemek için elbette çok önemli. Fakat devletin suçun oluşmasını beklemeden önlemek ve suça maruz kalanlara ihtiyaç duydukları destekleri sunma yükümlülükleri de bulunuyor. Bu nedenle ceza düzenlemeleri ancak önleyici ve destekleyici sosyal politikalar ile anlam kazanabilir ve gerçekten bir mücadelenin ajandasının parçası olabilir.

Kadına yönelik erkek şiddetinin kaynağı toplumsal cinsiyet eşitsizliğidir. Ancak devletin politikalarının ve söylemlerinin bu olguyu reddettiği ise aşikâr. Kadın örgütlerinin, feministlerin ve yaratılmak istenen yanılgının aksine toplumun genelinin itirazlarını hiçe sayarak bir gecede Sözleşme’den çıkma kararı alan, şiddetle mücadele için hayati önemde olan nafaka hakkını ve Medeni Kanun’da kazanılmış olan eşitliği yerleştirmeye yönelik düzenlemeleri bir bir hedefe koyan devlet, kadına yönelik şiddetle mücadeleyi Ceza Kanunu’nda yapılacak değişikliklere sıkıştırmaya çalışıyor. Bir diğer yandan, alanda çalışan kadın örgütleri ve dava takipleri yapan feministler olarak mevcut yasaların dahi işlemediğini, çünkü Türkiye’de yasalar ve uygulamalar arasında önemli bir boşluk olduğunu görüyoruz. Bu nedenle tekrar tekrar yasa ile uygulamaların arasındaki gittikçe artan uyumsuzluğa dikkat çekiyoruz; esas olanın uygulama, erkek egemen yaklaşımdaki uygulayıcıların rolü ve siyasi irade olduğunu vurguluyoruz. Bu teklifin de toplumsal cinsiyet eşitliğini ve İstanbul Sözleşmesi’nin zeminini reddeden bağlamı kadına yönelik şiddetle mücadelede çözüm üretmeyi imkansız hale getiriyor.

Kadına yönelik şiddetle mücadele etme iradesi gösteren bir iktidarın yapması gereken derhal İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararından geri dönmek, sözleşmeyi eksiksiz uygulamak, uygulama sorunlarını tespit ederek gerekli önlemleri almak ve her alanda toplumsal cinsiyet eşitliğinin tesis edilmesi için çalışmaktır. Kadınların şiddete maruz kalarak geçen ömürlerinin, şiddet tehdidi nedeniyle kısıtlanan ve erkek şiddeti nedeniyle kaybettikleri hayatlarının telafisi yok. Kadınlar hayattayken, özgür ve bağımsız hayat kurabilmeleri için alınacak önlemlere ihtiyacımız var.

Önceki Yazı

Astroloji Yolculuğu: Gökyüzünden Haberler 21-27 Mart 2022 Astroloji Gündemi

Sonraki Yazı

Solunum Derneği TÜSAD : Yaşlanma “özenle planlanması” gereken bir süreç

admin

admin

Sonraki Yazı
Solunum Derneği TÜSAD : Yaşlanma “özenle planlanması” gereken bir süreç

Solunum Derneği TÜSAD : Yaşlanma “özenle planlanması” gereken bir süreç

Plugin Install : Widget Tab Post needs JNews - View Counter to be installed
  • Popüler
  • Yorum
  • En Son
Semra Kosovalı: Seçim sonucu ve gelecek

Semra Kosovalı: Seçim sonucu ve gelecek

21 Kasım 2024
İstanbul’u Kanatları Altına Alan Ressam İrem Çamlıca : “İstanbul Yeri Göğü Altın Şehir”

İstanbul’u Kanatları Altına Alan Ressam İrem Çamlıca : “İstanbul Yeri Göğü Altın Şehir”

4 Eylül 2024
Astroloji Yolculuğu: Gökyüzünden Haberler 18-24 Kasım 2024 (Ankara Saatine Göre)

Astroloji Yolculuğu: Gökyüzünden Haberler 2024’de Burçları Neler Bekliyor?

8 Ocak 2025
Sizi Daha Genç Gösterecek Saç Renkleri

Sizi Daha Genç Gösterecek Saç Renkleri

22 Ocak 2024
Semra Kosovalı: Seçim sonucu ve gelecek

Semra Kosovalı: Seçim sonucu ve gelecek

0
Duygu Şengül: Türkiye’de kadının var olma sorunu

Duygu Şengül : Duygu’sal Aforizmalar

0
Ayşe Demir: DO-ra-to

Ayşe Demir: DO-ra-to

0
Buket Keskinol: Toprak Ana Gaia

Buket Keskinol : İskenderunlu olmak

0
Kadın istihdamını artırmak için güçlü işbirliği

Kadın istihdamını artırmak için güçlü işbirliği

30 Haziran 2025
Muğla Milletvekili Gizem Özcan,  İmamoğlu’na açılan dava akılla, vicdanla bağdaşmayacak bir siyasi kumpas

CHP Milletvekili Gizem Özcan’dan kıyı talanına tepki: “Kamuya açık aldatmacasıyla kıyılar ranta açılacak”

30 Haziran 2025
Kibele’den Aba sultan’a doğduğu toprağa akan sanat

Kibele’den Aba sultan’a doğduğu toprağa akan sanat

30 Haziran 2025
JCI İstanbul ileri düzey liderlik akademisi, KDM akademi desteğiyle eğitim yolculuğuna devam ediyor

JCI İstanbul ileri düzey liderlik akademisi, KDM akademi desteğiyle eğitim yolculuğuna devam ediyor

30 Haziran 2025

Son Yazılar

Kadın istihdamını artırmak için güçlü işbirliği

Kadın istihdamını artırmak için güçlü işbirliği

30 Haziran 2025
Muğla Milletvekili Gizem Özcan,  İmamoğlu’na açılan dava akılla, vicdanla bağdaşmayacak bir siyasi kumpas

CHP Milletvekili Gizem Özcan’dan kıyı talanına tepki: “Kamuya açık aldatmacasıyla kıyılar ranta açılacak”

30 Haziran 2025
Kibele’den Aba sultan’a doğduğu toprağa akan sanat

Kibele’den Aba sultan’a doğduğu toprağa akan sanat

30 Haziran 2025
JCI İstanbul ileri düzey liderlik akademisi, KDM akademi desteğiyle eğitim yolculuğuna devam ediyor

JCI İstanbul ileri düzey liderlik akademisi, KDM akademi desteğiyle eğitim yolculuğuna devam ediyor

30 Haziran 2025
Güncel Kadın

Güncel Kadın

Sosyal Medya

Kategoriler

  • Anasayfa
  • Dünya
  • Ekonomi
  • Genel
  • Güncel Haberler
  • Güncel Sağlık
  • Güzellik
  • İş Dünyası
  • Magazin
  • Moda
  • Röportaj
  • Sağlık
  • Sanat
  • Yaşam
  • Yazarlar

Son Haberler

Kadın istihdamını artırmak için güçlü işbirliği

Kadın istihdamını artırmak için güçlü işbirliği

30 Haziran 2025
Muğla Milletvekili Gizem Özcan,  İmamoğlu’na açılan dava akılla, vicdanla bağdaşmayacak bir siyasi kumpas

CHP Milletvekili Gizem Özcan’dan kıyı talanına tepki: “Kamuya açık aldatmacasıyla kıyılar ranta açılacak”

30 Haziran 2025
  • İletişim: info@guncelkadin.com.tr

© 2023 Güncel Kadın.

No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Güncel Haberler
  • İş Dünyası
  • Ekonomi
  • Moda
  • Güzellik
  • Sağlık
  • Yaşam
  • Sanat
  • Röportaj

© 2023 Güncel Kadın.