Can Yayınları, Kısa Klasikler dizisinin 100. kitabının yayımlanmasına özel olarak hazırladığı kutulu setle, edebiyat tutkunlarını yüzyıllara yayılan bir edebiyat ve düşünce geleneğiyle buluşturuyor. Her biri farklı bir grafik sanatçısının yorumuyla tasarlanan kapaklarıyla dikkat çeken 100 kitaplık seri, ilk kez tek bir koleksiyon halinde okurlarla buluşuyor.
Can Yayınları’nın Kısa Klasikler dizisi, 100. kitaba ulaşarak edebiyatın uzun tarihinde kendine özgü bir eşik oluşturdu. Bu önemli eşik, dizide yer alan 100 metni ilk kez tek bir kutuda bir araya getiren Kısa Klasikler 100 Kutulu Set’le taçlanıyor. Dünya edebiyatının farklı dönem ve coğrafyalarından seçilen bu kısa ama yoğun metinler, okuru zamansız bir okuma deneyimine davet ediyor.
Kısa Klasikler dizisi, edebiyatın uzun tarihinde açılmış küçük ama kalıcı bir aralık niteliği taşıyor. Goethe’den Tolstoy’a, Oscar Wilde’dan Herman Melville’e, Edgar Allan Poe’dan Marcel Proust’a uzanan geniş bir seçkiyle şekillenen seri; dünya edebiyatının temel metinlerini kısa, yoğun ve zamansız anlatılarıyla bir araya getiriyor. Yüzyıllar boyunca şekillenmiş düşünsel mirası günümüze taşıyan bu 100 kitap ise, okuma deneyimini yalnızca metinle sınırlamıyor; tasarım ve bütünlük duygusuyla da zenginleştiriyor
Okuma keyfinin ötesinde düzen, süreklilik ve koleksiyon değeri arayan okurlar için hazırlanan bu özel set, Kısa Klasikler dizisini hem edebî hem de görsel bir bütün olarak öne çıkarıyor.
Kısa Klasikler’e dair…
Can Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Cem Akaş, diziyle ilgili şunları söylüyor:
“2019’dan bu yana büyük bir hızla gelişen Klasikler dizimizin özgün bir koleksiyonu olan Kısa Klasikler, 100 yapıtlık bir toplama ulaştı ve yoluna devam ediyor. Diller, coğrafyalar, dönemler ve kültürler kat eden bu kutuda birbirinden nefis, ‘tadımlık’ metinler bir araya geliyor. Can Yayınları’nın 45. yılına yakışan güzellikte bir iş olduğunu düşünüyorum.”
Dizinin Yönetici Editörü Ayça Sezen, Kısa Klasikler’in çıkış noktasını ve editöryal yaklaşımını şu sözlerle anlatıyor:
“Kısa Klasikler, klasik edebiyatın hacimden bağımsız olarak taşıdığı düşünsel ve estetik derinliği ve gücü görünür kılma fikrinden yola çıktı. Proje, edebiyat tarihinde çoğu zaman ‘ara metin’, ‘küçük başyapıt’ ya da ‘yoğun deneyim’ olarak anılan kısa klasiklerin bağımsız bir seri olarak görünür kılınması amacıyla hayata geçirildi. Klasik edebiyatı ‘zor’ ya da ‘uzun’ bulan genç okurlar için erişilebilir bir kapı aralarken, deneyimli okurlar için de yeniden okuma ve derinleşme imkânı sunmayı amaçladı. Dizi; dünya edebiyatının farklı dönemlerinden, dillerinden ve estetik anlayışlarından seçilmiş roman, deneme ve öykü formundaki metinleri kapsıyor. Her kitap, yazarın edebî evreninde özel bir yere sahip, kendi başına okunabilir ve tartışılabilir bir bütün olarak tasarlandı. Dizinin editöryal süreci, metinlerin özgün ruhunu koruyan doğru bir Türkçeyle hazırlanmasına dayanıyor. Serideki her kitabın kapağı farklı bir grafik sanatçısı tarafından tasarlandı. Bu yaklaşım, diziye metinlerin özgün ruhunu yansıtan; her biri kendi içinde bağımsız ama birlikte güçlü, görsel olarak da zengin ve koleksiyon değeri taşıyan bir yapı kazandırdı. Kısa Klasikler dizisi, edebiyatın zamana direnen kısa formlarını bir araya getirerek okuru hem yoğun, odaklı, zamansız bir okuma deneyimine hem de kalıcı bir edebiyat koleksiyonu oluşturmaya davet ediyor.”
Serinin görsel dünyasını oluşturan Sanat Yönetmeni Utku Lomlu ise projeyi şu sözlerle değerlendiriyor:
“Kısa Klasikler, klasik eserleri genç illüstratörlerin güncel ve özgün yorumlarıyla buluşturma hayaliyle doğdu. Yalnızca bir kitap serisi olmanın ötesinde; genç illüstratörleri destekleyen, onlara alan açan ve üretim heyecanını paylaşan çok özel bir yolculuğa dönüştü. 100 kitaplık bu serinin her kapağında başka bir hayal gücü, başka bir imza var. Böylesi kolektif ve ilham verici bir projenin sanat yönetmenliğini yürütmek benim için son derece değerli bir deneyimdi.”













