- y.y lın sonlarında Rönesansın etkileriyle başlayıp 17.y.y da gelişen bir sanat akımıdır. Fransa ‘da Fransız şair Nicolas Boileau- Despre’aux un şiir akımının kurallarını belirlemesiyle ortaya çıkmıştır.
Klasik sözcüğü Latince ‘Classicus’ seçme kelimesinden gelmektedir.
Rene Descartesin ‘düşünüyorum öyleyse varım’ yaklaşımı klasisizmin düşünsel yapısını oluşturur. Yani insanlık sanat ve düşünce gücüyle var olur ve gelişme gösterebilir.
Avrupanın15.y. yıldan 17. Y.yıla kadar olan gelişimine baktığımızda Coğrafi keşifler dönemi diye adlandırabiliriz. Portekizli ve İspanyol gemiciler baharat ve değerli madenlerin kaynağına ulaşmak ticaretini yapmak için yeni ticaret yolları aramışlardır. 1500 ‘lerin ortalarında İpek ve baharat yollarının Osmanlı Devletinin kontrolüne girmesi Avrupa Devletlerini yeni ticaret yolları aramaya iten nedenlerden en önemlisidir.
Bu dönem derebeylik sisteminin ve Kilisenin halk üzerindeki etkisinin kalktığı bir dönemdir. Rönesans ile gelen bir aydınlanma ve rahatlama vardır. Artık otorite kralın elindedir yani Monarşi güçlenmiştir.
Siyasal düzen değişikliğine bağlı olarak toplumsal ve ekonomik değişimlerde söz konusudur ve bu değişimler sanata etki etmiştir.
Edebiyatta konular tarihten ve mitolojiden seçilmiş, yani Yunan ve Latin edebiyatı konuları tekrar ele alınmıştır. Yunan ve Latin edebiyatındaki kişilerin ruhsal özellikleri örnekleri oluşturmuştur. Cimrilik, kıskançlık, kindarlık gibi. Eserlerde eğitimli insanlar ele alınır ve bu insanların zamanla değişmeyecek ve tüm insanlarda görülen özellikleri anlatılır.
Yaratılan karakterin evrensel karakterler olması önemsenmiş, karakterin fiziksel ve toplumsal çevresinin değişebilirliği kabul edilerek önemsenmemiştir.
Esrelerde sade bir üslup seçilir. Yapmacıklıktan uzak durulduğu gibi anlatılmak istenen açık ve net ortaya konur.
İnsan aklının doğayla uyumlu hareketinin doğruluğuna inanılır.
Sanatta uyum ve düzen anlayışı Fransa da kurulan Fransız Akademisiyle pekiştirilmiştir. Ana dil kullanımı çok önemlidir.
Tiyatro eserlerinde, Klasisist Tiyatroda Aristo’nun üç birlik kuralı benimsenmiştir. Üç birlik kuralı hatırlayalım; olay, yer, zaman, aynı gün içinde geçmelidir.
Üç birlik kuralına uyulduğunda seyircinin oyunu daha iyi kavrayacağı düşünülmüştür. Oyunlarda karakter seçimlerini Trajedide soylu kişilerden komedide halktan kişiler üzerinden yapmışlardır.
Klasisizm de ‘sanat sanat içindir’ anlayışı benimsendiği için sanatçılar kendi duygularını ve yorumlarını belli etmekten kaçınmışlar yani kendilerini saklamışlardır. Evrensel değerler öne çıkarılmış, insani değerlere önem verilmiştir.
Resim sanatında da ideal güzellik anlayışı ön plandadır. Kompozisyonlar dengeli ve simetriktir, abartıdan kaçınılmıştır. Dramatik ışık kullanılmıştır.
Gelecek yazımızda Klasisizmin özelliklerinden bahsederek devam edeceğiz.
Tekrar buluşana kadar sağlıkla kalın, sanatla kalın sevgili okuyucular.












