1. TARİH DOĞRULARI MI ANLATIYOR?
Üniversitede arkeoloji okuduktan sonra dünya tarihinin bizlere öğretildiği gibi olmadığını fark ettim. Bize öğretilen her şey bir kurgudan ibaret olabilir, bu yüzden olasılıkları göz ardı edemiyorum. Çinliler, sınırları içinde bulunan piramitlerle ilgili bilgileri paylaşmıyor. Mısır’ın ünlü İskenderiye Kütüphanesi’nde yarım milyondan fazla yazılı kayıt olduğu söyleniyor ve Arap istilaları sırasında bu kütüphane neden yakıldı, buna da cevap verilemiyor.
2. ENLİL VE ENKİ KİM?
Kadim Asur’un başkenti Nineve şehrindeki Kral Asurbanipal’in sarayında bulunan yirmi beş bin kil tablette, dünyaya gökyüzünden gelen tanrıları kim yazdı, bilinmiyor. Sümer ve Akadlara Semraait çivi yazısıyla yazılmış olan kil tabletler, gizemini hâlâ koruyor. Çözümlenebilen tabletler, uzaydan gelmiş olan ve tanrı olarak adlandırdıkları Enlil ile Enki’nin fantastik kabul edilen öyküsünü gün ışığına çıkarmıştır ancak toplumlar hâlâ Sümerlerin anlattıklarını mitoloji olarak kabul ediyor.
Araştırmacıların ulaştığı fakat kesin olmayan bilgiler ışığında söylenen, dört yüz kırk beş bin yıl önce çok uzak gezegen Nibiru’dan dünyaya gelenlerin olduğudur. Ve çok uzun yaşama sahip olan bu ileri medeniyetin temsilcilerinin gezegenleri Niburu’nun bozulan atmosferini onarabilmek için ihtiyaç duydukları altını almaya geldikleri dünyada, medeniyeti nasıl başlattıkları birkaç tablette anlatılmaktadır.
Mitolojinin Tanrılar diye bahsettiği Enlil, Zeus, Enki, Marduk, Ninurta, Ninmah, Anu ve diğerleri kimdir? Gizemi hâlâ çözülemedi.
3. HERKÜL ANADOLU’DA MI YAŞIYORDU?
Herakles, Roma mitolojisinde Herkül olarak bilinir. 1960’lı yıllarda Antalya’nın Aksu ilçesindeki Perge Antik Kenti nekropolünde, (mezarlık alanı) kaçak kazılarla bulunan ve parçalanarak yurt dışına kaçırılan Herakles Lahdi, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın girişimleri sonucunda 2015 yılında İsviçre’den Türkiye’ye getirildi. Herakles adlı mitolojik kahramanın on iki görevinin ustalıkla işlendiği mermer lahit, Roma dönemi M.S. 2. yüzyıla tarihleniyor.
4. DÜNYAMIZIN YAŞINI GÖSTEREN BİR BULUNTU TESPİT EDİLEBİLMİŞ MİDİR?
Dünyamızın bilinen en eski yerkabuğu olan Avustralya’nın Jack Hills bölgesindeki küçük zirkon taşlarının, dünyamıza ait en eski parçacıklar olduğu düşünülmektedir.
5. EN ESKİ DİNAZOR İZLERİ NEREDE BULUNDU?
Arjantin sınırındaki Rio Grande do Sul bölgesinde, yol yapım çalışmaları esnasında bulunan buluntuları inceleyen Paleontologlar, en eski dinozor fosillerini bulduklarını açıkladılar.
Dünyada daha önce bulunan dinozor fosilleri, 210-230 milyon yıl öncesine tarihleniyordu fakat bu bölgede bulunan fosilin incelenen omurga ve kafatasının 235-240 milyon yıl önce yaşadığı anlaşıldı.
6. İNSANA AİT İLK İZLERE RASTLANDI MI?
DNA’nın yüz otuz üç farklı çeşidiyle oluşturulan Jeneolojik soyağaçları analizlerinin incelenmesi sonucunda günümüzde yaşayan tüm insanların Mitokondriyal Havva adı verilen Afrikalı bir kadın atadan geldiği sonucu ortaya çıktı.
İnsanların dünyaya yayılımının Afrika’dan tek bir çıkışla mı yoksa birden fazla çıkışla mı gerçekleştiği konusunda birçok farklı teori vardır.
Etiyopya’da 3.8 milyon yıl önce yaşamış olan ilk insanlara ait olduğu düşünülen bir kafatası bulunmuştur fakat araştırmalar hâlâ sürmektedir.
Yine Etiyopya’da 4.4 milyon yıl öncesine ait başka insan bedeni kalıntıları da bulunmuştur.
7. ANADOLU’DAKİ EN ÜNLÜ HÖYÜKLER HANGİLERİDİR?
- Ankara’da GORDİON
- Burdur’da HACILAR
- Çanakkale’de TROYA
- Çorum’da ALACAHÖYÜK
- Diyarbakır’da ÇAYÖNÜ
- İzmir’de ALTINTEPE
- Konya’da ÇATALHÖYÜK
- Malatya’da ARSLANTEPE
- Şanlıurfa’da GÖBEKLİTEPE
- Yozgat’ta ALİŞAR Anadolu’da yer alan en ünlü höyüklerdir.
- 8. ANTİK MEZARLARA NEDEN ALTIN VE DEĞERLİ EŞYALAR KONULMUŞTUR?
Antik dönemlerde ölülerin değerli eşyalarla gömülmesi, öteki dünyaya olan inançlarından kaynaklanıyordu. Ölüm sonrası gittiği yerde de yaşayacağına ve aynı zenginlik statüsünün de orada yaşamını sürdürmesi düşüncesiyle ölülerin yanına değerli eşyalar, paralar, parfüm şişeleri gibi malzemeler bırakılıyordu.
Birçok mezarda ölüler, takıları takılmış elbiseleriyle gömülü halde arkeologlar tarafından bulunmuştur.
9. İNSANLARDA TARİHE ve ARKEOLOJİYE MERAK NE ZAMAN BAŞLADI?
Dünya üzerinde eski medeniyetlere ait kalıntılar gözlerimizin önünde duruyordu. Geçmişe, tarihe ve arkeolojiye merak, 1753 yılında Londra’da British Museum’un kurulmasıyla başladı. Müze için eski eser toplamaya başlayan koleksiyoncular, arkeologlar ve meraklılar tüm dünyaya dağıldı. 18. ve 19. yüzyıl boyunca özellikle İngiltere, Almanya ve Fransa açtıkları müzelere eserleri doldurabilmek için kıyasıya yarıştı.
10. OSMANLI’DA TARİHE ve ARKEOLOJİYE MERAK NE ZAMAN BAŞLADI?
Osmanlı Devleti’nin ekonomik sıkıntıları, bilimsel ve kültürel olarak geri kalmışlık ve pek çok diğer sorunlar nedeniyle eski eserlerin korunması gerekliliği çok geç fark edildi. Eski eserlerin kültürel, siyasi ve ekonomik değeri fark edilince Osmanlı Devleti 1869 yılı itibariyle eski eserleri koruma kanunları için harekete geçti ve eski eserlerin yurt dışına çıkarılmasını yasakladı fakat toprakları neredeyse yüz yıldır yağmalanıyordu.
Osman Hamdi Bey, tarafından Asar-ı Atika Nizamnamesi yani Eski Eserler Kanunu 1869 yılında hazırlandı. Kanundaki eksiklikler zamanla fark edilerek 1874, 1884 ve 1906 yıllarında gerekli düzenlemeler yapıldı. Bu kanun, Anadolu topraklarındaki arkeolojinin başlangıcı sayılır. Bu kanuna göre Osmanlı Devleti sınırları içinde keşfedilmiş olsun veya olmasın tüm tarihi eserler devlete aittir.
11. TÜRKİYE’NİN ÜNLÜ MÜZELERİ HANGİLERİDİR?
- Zeugma Mozaik Müzesi / Gaziantep
- İstanbul Arkeoloji Müzeleri / Fatih, İstanbul
- Anadolu Medeniyetler Müzesi / Ulus, Ankara
- Topkapı Sarayı Müzesi / Fatih, İstanbul
- Baksı Müzesi / Bayraktar Köyü, Bayburt
- Antalya Arkeoloji Müzesi / Antalya
- Çorum Müzesi / Çorum
- Ayasofya Müzesi / Fatih, İstanbul
- İstanbul Modern / Karaköy, İstanbul
- Bursa Kent Müzesi / Osmangazi, Bursa
- 12. DÜNYANIN EN ÜNLÜ MÜZELERİ HANGİLERİDİR?
- İstanbul Arkeoloji Müzesi, İstanbul Türkiye
- Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Ankara Türkiye
- Topkapı Sarayı Müzesi, İstanbul Türkiye
- Louvre Müzesi, Paris Fransa
- British Museum, Londra İngiltere
- Metropolitan Müzesi, New York Amerika
- Çin Ulusal Müzesi, Pekin Çin
- Kahire Müzesi, Kahire Mısır
- Bergama Müzesi, Berlin Almanya
- Akropolis Müzesi, Atina Yunanistan
13. ANADOLU’DA YAPILAN İLK KAZI HANGİSİSDİR?
Anadolu topraklarında yapılan ilk kazı Troia yani Truva kazısıdır. Bazı kaynaklara göre 1854 yılında Frank Calvert tarafından kazıldığı, başka kaynaklara göre ise 1871 yılında Alman tüccar Henrich Schliemann tarafından kazıldığı kayıtlara geçmiştir.
14. ATATÜRK TARİHE NEDEN İLGİ DUYUYORDU?
Atatürk, tarihe meraklıydı fakat bu merakın bir amacı vardı. Geçmişin araştırılmasını ve o geçmişin gelecek kuşaklara aktarılmasını istiyordu. Çünkü geçmişini bilmeyen milletler köksüz kalır, uzun yıllar varlığını sürdüremezdi. Bu yüzden tarihe arkeolojiye bilimsel seviyede ilgi gösteriyor, kendi milletinin başarılarla dolu geçmişini gelecek kuşaklara aktarmak istiyordu. Osmanlı Devleti’nin Balkanları kaybetmesinin en temel sebebinin, orada yapılan tarihi çalışmaların, halka bağımsızlığını hatırlatmasıyla olduğuna inanıyordu. Tarihin önemini her toplantıda anlatıyordu. Bu yüzden 1934 yılında İstanbul Üniversitesi bünyesinde Türk Arkeoloji Enstitüsü açıldı. Ardından Atatürk’ün talimatıyla 1936 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi kuruldu. Almanya’da Hitler’den kaçan Yahudi bilim insanları Atatürk’ün davetiyle Türkiye’ye geldi ve üniversitelerde ders vermeleri sağlandı. Atatürk’ün ileri görüşlülüğü sayesinde Türkiye, birçok alanda çok büyük sıçramalar yaşadı.
15. ANADOLU UYGARLIKLARI GÜN YÜZÜNE ÇIKTI MI?
Kadim topraklar Anadolu, yüzlerce yıl arkeologlar tarafından kazılsa dahi tüm uygarlıkları tam anlamıyla gün yüzüne çıkamayacak kadar sırlarla doludur. Göbeklitepe, ardından Karahantepe bildiğimiz tarihin nasıl sırları barındırdığını ve bunları henüz keşfedemediğimizi gösterdi.