29. İstanbul Tiyatro Festivali, 20 Ekim’de, Hollanda’nın köklü dans topluluklarından Scapino Ballet Rotterdam’ın, yıldız koreograf Marcos Morau imzalı gösterisi Katedral ile perdelerini açtı. Mehmet Birkiye küratörlüğünde gerçekleştirilen festival, bir ay boyunca 16 tiyatro, performans ve dans gösterisini sanatseverlerle buluşturacak.
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, Koç Holding Enerji Grubu Şirketleri Aygaz, Entek, Opet ve Tüpraş sponsorluğunda düzenlenen 29. İstanbul Tiyatro Festivali, 20 Ekim Pazartesi akşamı Zorlu PSM’de sahnelenen Katedral, Arvo Pärt’le Bir Akşam gösterisiyle başladı.
Hollanda’nın köklü dans topluluklarından, bu yıl 80. yaşını kutlayan Scapino Ballet Rotterdam’ın dansçıları, son yıllarda üst üste aldığı “yılın koreografı” ödülleriyle dikkat çeken koreograf Marcos Morau imzalı gösteride, Arvo Pärt’ın ruhani müzikleriyle, sahnede bedenlerini birer mimari unsura dönüştürdü. Göz alıcı estetiği, matematiksel koreografisi ve hipnotik atmosferiyle izleyicileri derinden etkileyen Katedral; Nexent Bank’ın gösteri sponsorluğunda izleyiciyle buluştu.
Festivalin açılış gösterisinden önce Zorlu PSM Amfi’de gerçekleştirilen Türkiye Down Sendromu Derneği Dans Topluluğu Gösterisi’nde, Down sendromlu bireylerden oluşan TDSD Dans +1 by Hilton Bomonti topluluğu, kapsayıcı bir koreografiyle izleyiciyi önyargısız bir dünyaya davet etti ve festival açılışından önce tüm izleyiciler birlikte dans etti. Festivalin açılış gösterisi Katedral, 21 Ekim’de de yüksek katkıda bulunan mekân sponsoru Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde izleyiciyle buluşacak.
Festivalden ücretsiz etkinlikler
29. İstanbul Tiyatro Festivali, yalnızca sahnedeki oyunlarla değil; söyleşiler, atölyeler ve buluşmalarla da izleyicilere zengin bir ücretsiz etkinlik programı sunuyor. Festivalin ilk haftasında; 21 Ekim 14.00’te Zorlu PSM’de Scapino Ballet Rotterdam Dansçılarıyla Dans Atölyesi’nde, Hollanda’nın köklü topluluğu, çağdaş dans estetiğini katılımcılara deneyimleme fırsatı sunacak. 21 Ekim 15.00’te ise Erişilebilir Dans Atölyesi’nde, Peru’dan gelen Teatro La Plaza ekibi, Türkiye Down Sendromu Derneği üyeleriyle nöroçeşitliliğe odaklanan özel bir dans atölyesi gerçekleştirecek.
29. İstanbul Tiyatro Festivali kapsamında gerçekleştirilecek ücretsiz etkinliklerle ilgili ayrıntılı bilgiyi tiyatro.iksv.org üzerinden edinilebilir.
Festivalin ekim ayı gösterileri
BİZ KİMİZ?
22-23 Ekim, Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi
Fransız-Katalan topluluk Baro d’evel; dansçıları, müzisyenleri, clown’ları ve seramikçileri sahnede bir araya getirerek var olmaya dair bir ritüel kurguluyor. Biz Kimiz?’de iklim krizleri, savaşlar, adaletsizlikler karşısında yeniden birlikte düşünmenin, hissetmenin ve hatırlamanın yolları aranıyor. Baro d’evel’in, dünyaya başka bir gözle bakmayı öneren bir çağrı niteliğindeki gösterisi, ENKA Vakfı’nın yüksek katkıda bulunan gösteri sponsorluğunda 22-23 Ekim’de, yüksek katkıda bulunan mekân sponsoru Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi’nde.
HAMLET
24-25 Ekim, Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi
Down sendromlu sekiz oyuncunun sahneye taşıdığı Hamlet, Shakespeare’in klasik metnine alışılmışın dışında bir yorum katıyor. Nöroçeşitliliği bir tema olarak değil, var olma ve sanat yapma biçimi olarak benimseyen Teatro La Plaza topluluğunun, empatiye değil, eşitliğe dayanan bu güçlü sahnelemesinde oyuncular, kendi hayatlarını Hamlet’in evreniyle iç içe geçiriyor, izleyiciye derin bir aidiyet ve varoluş duygusu aktarıyor. Oyun, İKSV Erişilebilir Sanat Partneri DenizBank’ın katkılarıyla 24-25 Ekim’de Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde.
BİR KADININ KAVGALARI VE DÖNÜŞÜMLERİ
25-26 Ekim, moda sahnesi
Günümüzün en dikkat çeken yazarlarından Édouard Louis’nin annesinin hayatını anlattığı Bir Kadının Kavgaları ve Dönüşümleri isimli romanı, sahnede güçlü bir hikâyeye dönüşüyor. Toplumsal baskı ve görünmez kadın emeği üzerine çarpıcı bir iç hesaplaşma sunan bu yapımda Onur Ünsal etkileyici performansıyla öne çıkıyor. Yıllar süren sessizliğin ardından özgürlüğüne doğru kararlı bir yolculuğa çıkan bir kadının dönüşümü, Kemal Aydoğan’ın yalın rejisinde bütün bir kuşağa ses veriyor. Oyun, 25-26 Ekim’de moda sahnesi’nde izleyiciyle buluşacak.
AŞK YOLUNDA İSTANBUL’DA NELER OLMUŞ: ÇERKES RIDVAN’IN DOLABI
26 Ekim, Haliç’te tarihi bir han
Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan dönemin renkli tarih yazarı Reşad Ekrem Koçu’nun kent öykülerinden biri olan Çerkes Rıdvan’ın Dolabı, İstanbul’un merkezindeki tarihi bir handa yeniden doğuyor. Lara Lakay’ın uyarlamasında hanın avluları, geçitleri, balkonları, anlatının taşıyıcılarına dönüşüyor. 20. yüzyılın başındaki İstanbul’un gündelik yaşamı, eğlence kültürü ve toplumsal dinamikleri, canlı müzik eşliğinde hayata dönüyor. Aşk Yolunda İstanbul’da Neler Olmuş: Çerkes Rıdvan’ın Dolabı 26 Ekim’de, Haliç’te tarihi bir handa.
AŞAĞIDAKİ PENCERE
30-31 Ekim, Paribu Art
Aşağıdaki Pencere, Herkes Kocama Benziyor ve N’olcak Bu Yusuf Umut’un Hali oyunlarının yazarı Alis Çalışkan’ın kaleminden, Büyük Zarifi Apartmanı’nın yönetmeni İlyas Özçakır’ın rejisiyle sansür ve otosansür baskısına karşı kişisel direnişin ve anlatının imkânlarını araştıran tek kişilik, zihin açıcı bir oyun. Odeabank’ın “Bu İşte Bir Kadın Var” tema sponsorluğunda, 30-31 Ekim’de sahnelenecek oyuna yüksek katkıda bulunan mekân sponsoru Paribu Art evsahipliği yapacak.
Festival 22 Kasım’a kadar sürecek
22 Kasım’a kadar sürecek festival programının tamamına tiyatro.iksv.org adresinden ulaşılabilir.