Aslında her şey orada olmayı istemekle başladı.
İnşam eksiklik, yetersizlik duygusuyla savaşır hayatı boyunca.
Bir şeylerin eksik olması ya da yetersiz olması gerekmez bunun için.
Hedeflerimiz çok yüksekse eğer yarışımız kendimizleyse eğer bunu hissetmemiz gayet doğal zaten.
Bir de paylaşma ihtiyacı vardır.
Sosyal medya da artı bir seçenek oldu hepimiz için neden eksik kalınsın ki ondan?
Kaçış oluyor bazen de günün anlamsızlığından belki de keyifsizliğinden.
Tamamlanmak istiyoruz bir şeylerle.
Facebook’ta Twitter da elimizin altında sürekli.
Orada bir grup var kendi yarattığımız; çoğu da yaşadığımız hayattan olan insanlar olan bir grup.
Bir tıkla yanlarındayız.
Var mı daha pratiği?
Yorgun da olsam, mutsuz da olsam orada olabilirim.
O gece arkadaşlarıma katılamadım, felaket yorgundum
Ve hazırlanamadım.
Ama iletilerini beğenebiliyorum ve istediğim gibi yorum yapabiliyorum.
Çok mutsuz bir dönemdeyim, herkesten kaçıyorum, ama kim ne yazmış görmem gerekiyor.
Hatta twittercılar çok müdavimi olduğum söylenemez )bir twitle oraya da yerleşebilirler.
Negatifler bunlar…
Bir de pozitif yönleri var, mutluluktan ne yaparım bilemedim.
Herkes görsün istedim o fotoları. Coşmasak ta olabilir; çok güzel bir gündü.
O zaman günün zaferini paylaşmak gerek değil mi ama?
Kaç tanemizin yapabildiği bir gazete sayfası var ki?
Herkesin söylemek istedikleri ve yaşadıkları var oysa.
Başkaları ne düşünür bilmek istiyorum, ben de öyle düşünüyor olabilirim…
Çok etkilenirim bana hissettirdiği anlamdan.
Kısmi de olsa ÖZGÜRLÜK!
Nasıl kullandığımıza da bağlı; yaratıcı olabilmek de var işin ucunda.
Net üzerinden bir sürü insanla fikirlerini paylaşabilmek, harika bir his bence…
O bir sürü insan seçtiğimiz insanlar zaten.
Bulunduğumuz gruplar da aynen öyle.
Ama bir bakıyoruz bazen de alışkanlığım olduğu için her gün takılıyoruz
Facebook sayfasına gibi geliyor .
Hatta hayatımız dolu dolu olsa da, arkadaşlarımız, ortamlarımız…
Sosyal medya ayrı bir dünya olabiliyor .
İçimizdeki güzel şeyleri anlatmak istiyoruz , kendimize … Ya da biriktirdiklerimizi , söyleyemediklerimizi !
Reel anlamda tanıdıklarımızla paylaşmak açısından çok kolay Ve güzel bir seçenek . ..
Ama bir de kafamızı kaldırıp doğal hayata döndüğümüzde , yapay iletişimden çekildiğimizde görüyoruz ki gerçekler bir tıktan çok daha yakınımızda .
Facebook ‘tan selam demek yerine aramak çok daha anlamlıdır . Çok daha yanında hissettirir kendini herkese . Doğal yöntemleri düşündüğümüzde bizi yapaylaştırıyor sosyal medya ( pratik olması dışında ) .Bizi bizden uzaklaştırıyor .
Bilgisayar Ve internet Dünyanın en büyük icadı … Ama … Bilgisayar olmasaydı hem artı hem eksi yönde çok farklı olurdu .
Ne kadar insan oluyoruz klavyelerde , ne kadar kendimiz gibiyiz . Cesaret işi .
İnsan klavyelere endeksli değil çünkü … Olmadığımız biri gibi olmak , kısmen de olsa oluyor buralardan . Ses duymadan , göz gözü görmeden insanlar çok değer verebiliyor mu iletişimlerine …
Doğal iletişim aslında hepimize daha gerçek , daha içten gelir insan olma gereğince …
Nitekim hayat gittiğin yer kadardır !
Madem var böyle bir seçeneğim , tabi ki kullanırım da severim de … E değiştik blraz buralarda . Ama hepimiz de biliriz ki bir mesafe ötesindeyiz klavyelerin …
Kalemine Sağlık ✌️👏