• İletişim: info@guncelkadin.com.tr
Güncel Kadın
Advertisement
  • Anasayfa
  • Moda
  • Güzellik
  • Sağlık
  • Yaşam
  • Sanat
  • İş Dünyası
  • Güncel Haberler
  • Röportaj
  • Yazarlar
No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Moda
  • Güzellik
  • Sağlık
  • Yaşam
  • Sanat
  • İş Dünyası
  • Güncel Haberler
  • Röportaj
  • Yazarlar
No Result
View All Result
Güncel Kadın
No Result
View All Result
Home Yazarlar

Semah Tuğsel : Şiddetin görülmeye değer gizli yani değeri

Semah Tugsel by Semah Tugsel
29 Kasım 2020
in Yazarlar
0
2
SHARES
6
VIEWS
Facebook'ta PaylaşTwitter'da PaylaşWhatsapp PaylaşLinkedin'de PaylaşPaylaşPaylaş

İnsan sureti ve bedeninin; sanat eserlerinde kullanılmasının yasak olmadığı medeniyetlerde; kiliselerin dört bir alanını süsleyen melekler, tombul, kıvırcık saçlı, muhteşem kanatlı bebeklerle temsil edilmişlerdir. Acaba bu resmi bir insan mı yaptı? Şaşkınlığıyla resmin büyüsüne kendini kaptıran insan, o meleklerin erkek olduklarını belki çok sonradan fark eder. Belki de hiç fark etmeyebilir.

Fark edenlerse; neden acaba? Diye sormaz mı?

Gerçekten neden?

Çünkü Tanrı erkektir!

Baba, oğul ve kutsal ruh.

O resimlerde imzası olan, adları bu güne gelmiş ressamlar da erkektir.

Kutsanmış tek kadın ise Meryem’dir, Hz İsa’nın annesi. Mistik bir güzellik bahşetmiştir ona sanatçılar. Heykellerinde, resimlerinde.

O muhteşem ressamlar; belki de eserlerinde tanrının ölümsüzlüğüne özenmişlerdir. Kim bilir?

Diğer inançlarda; kadın, Meryem kutsamasının hamasiliğinden uzaklaşıp, “soyun devamı” ile ödüllendirilmiştir.

Musevi cemaati anneden devam eder.

Son kitaplı din olan İslamiyet de ise, her ne kadar “ cennet anaların ayakları altındadır” dese de kadının kutsanması, gökten koçun inmesiyle sona ermiştir.

Batı dillerinin büyük bir çoğunluğunda, tüm isimler dişi ve erkek diye ayrılır. Tanrı erkektir bu dillerde. Yani başka bir değimle “yaratan” erkektir.

Doğu toplumlarında, yani İslamiyet de de “Allah” “baba” dır.

Bu etik değerler; dünyamızda binlerce yıl insanlığın bilinçaltına işlenmiş kodlardır.

Bu kodlar; toplumsal altüstlüklerin yanı sıra, gücünden biraz kaybetmiş gibi görünse de günümüze kadar gelmiştir.

Seneler önce bir kitap okumuştum. “erkekler Mars’tan, kadınlar Venüs’ den”.

Kitabın adı, her ne kadar ilk bakışta ciddi gelmiyorsa da enteresan iddiaları olan bir kitaptı.

Şöyle diyordu kitap; “ kadınla erkek arasındaki fark, bir su bardağıyla bir çay bardağı arasındaki fark gibi değildir.

Bir su bardağıyla bir sigara arasındaki fark gibidir”. ( örnekleri tam hatırlayamıyorum ama mantık olarak böyleydi).

Aynı düşünmezler, aynı algılamazlar. Hormon farklılıklarını, toplumda konumlandırılmalarını,  yukarıda saydığım etik kodları da hesaba katarsak, bu farklar, sanki biri birinden üstünmüş algısı yaratmıyor mu?

Sonuçta kadın ve erkek “insan” tanımı altında, bir arada olmak zorunluluğunda yaratılmış iki ayrı “tür”.

Erkek kas yapısı olarak kadından daha güçlü, kadın da damar yapısı olarak.

Doğurganlık özelliğinden dolayı damar sistemi daha güçlü olarak yaratılmış kadın.

Erkek ve kadın; iki insan.

Ve doğa onları, birbirinin olmazsa olamazı yapmış.

Doğa yapmış da, sonra ne olmuş?

Yukarıda sözünü ettiğim tüm etik kodlamalar ve toplumsal gelişimlerle bu güne gelen, sadece ve sadece aklın süzgecinden geçmezse çözülemeyecek bir yığın düğüm.

Genel olarak tanımlarsak ki, özel durumlar tabi ki vardı.

Erkek; toplum tarafından kendine verilmiş avantajları kadınla paylaşmak istemez, iş hayatında ve de özel hayatında.

Kendisinden üstün bir kadına genelde tahammülü yoktur.

Kadına verilen eğitim de bu amaca hizmet ederse, problem katlanarak büyümez mi?

Sonuç?

Kendisiyle eşit şartlarda ya da daha üstün bir tartışmaya mı girdi.

Baş edemiyorsa,  sonrası, mobbing. Ve şiddet.

Kanunlar da onu yanında.

Psikolojik şiddet; (mobbing)  iki tokattan daha acıtıcı ve kalıcı hasar bırakmaz mı?

Hele ki bizim ülkemizde “ sofradaki yeri inekten sonra gelen” kadınlarımız için.

Kadın için İki seçenek sunulmuş, ya bu düzene uyarsın, ya da uyarsın!

Bir de “aydınlar” var. Okumuş yazmış, meslek sahibi olmuş erkekler, kadınlar.

Onlarda kural değişiyor mu?

Oranlarsak, sürünün dışına çıkabilen bir azınlık olabilir, ama bunu genellemek nerdeyse imkânsız ülkemizde.

Birçok örnekle şahit olduğumuz gibi, bu kategorideki erkeklerin büyük bir kısmı, baş edemedikleri bir sorunla karşılaştıklarında; eğer egolarına çok fazla dokunuyorsa, konuşup anlaşılmak, ya da gitmek yerine, o engellenemez kodlamalarından kalma egolarının yerle bir olmasından nasıl bir korkuya kapılıyorlarsa, kas güçlerini kullanmanın önüne geçemiyorlar. Bazen de bu güçleri karşı tarafın ölümüne bile neden olabiliyor.

“KADINA ŞİDDETE HAYIR” protestoları tabi ki çok önemli, ama esas önemli olan sorunun kendisine doğru yerden bakabilmek ve çözümler üretmek.

Eğitim diyoruz.

Eğitim öncelikle aileden başlar.

Anneden başlar öncelikle, çocuğun duygusal olarak ilk bağlandığı kişiden. Erkekleri, kadınları yetiştiren anne kadar iyi bir öğretmen yoktur.

Anneler!

Çocuklarınızın öncelikle erkek ve kız özelliklerini geliştirmek yerine insan olabilmek ve insan kalmak için olmazsa olmaz değerlerinin gelişmesine yardım edin.

Güç kullanmanın aslında ne kadar aşağılık bir insanlık durumu olduğunu öğretin çocuklarınıza. Hayvana, böceğe, sineğe, doğaya.

Hayvanlara eziyet eden çocuklar ileride potansiyel katillerdir.

Kendinden daha güçsüzüne,  gösterilen gücün, aslında zayıflığın tam karşılığı olduğunu öğretin.

Tartışma ve fikirlerini rahatça savunabilecekleri bir ortamın varlığından haberdar edin.

Sevgiyi, sevmeyi sizden daha iyi öğretecek bir öğretmen yok.

Çocuk yaşta, zamansız oluşturulan cinsel kimlikler ve roller yukarıda sözünü ettiğimiz problemlerin en büyük çıkış nedenlerinden biri diye düşünüyorum.

Ki bu roller ve kimlikler toplumun ezberlerinden başka bir şey değil.

Dilimize yerleşmiş eğitim sözcükleri. “ sen baba olacaksın evin erkeği, bize bakacaksın”, “sana şu kızı alalım mı”, “sünnet olunca erkek olacaksın”, “erkek adam ağlamaz”, “ kadın erkeğin elinin kiri”. Ve daha hatırlayamadığım bir yığın söz.

Çok fazla yük olmuyor mu erkeğe?

Kadın için “eksik etek”, saçı uzun aklı kısa”, ve tüm küfürler.

Maçlara çocuklarıyla birlikte giden anne babalar nasıl açıklıyorlar bu küfürleri çocuklarına. Ya da açıklamak gibi bir sorunları var mı?

Kadın ve erkek olmak değil, öncelikle insan olmanın değerini öğretin sadece.

Anne baba olmak, gerçekten geçmişle bir hesaplaşma gerektirmiyor mu sizce?

Önceki Yazı

Semah Tuğsel : Alışmak, Alıştırmak, Alaşmak

Sonraki Yazı

Semah Tuğsel : Ölümsüzlük ya da öyle buyurmuş doğa

Semah Tugsel

Semah Tugsel

Sonraki Yazı

Semah Tuğsel : Ölümsüzlük ya da öyle buyurmuş doğa

  • Popüler
  • Yorum
  • En Son

Vajinal Fitil Nedir, Nasıl Kullanılır?

6 Mart 2020
Uranyen Astrolog ve Yazar Sevilay Eriçdem, yeni yılda gökyüzünün neler söylediğini anlattı: 8 maddede 2021 şifreleri

Uranyen Astrolog ve Yazar Sevilay Eriçdem, yeni yılda gökyüzünün neler söylediğini anlattı: 8 maddede 2021 şifreleri

8 Aralık 2020
Avukat Tuba Hatem: 2021 Umudumuz sevgiyle ve özgürce olsun

Avukat Feza Tuba Hatem “Hukuk Herkese Lazım”

4 Ocak 2021
Çiğdem Erdik : Bütün öğretmenlerin günü kutlu olmasın!

Çiğdem Erdik : Bütün öğretmenlerin günü kutlu olmasın!

2 Aralık 2020
Çiğdem Erdik: Gökten zembille inmediler onları da biz yetiştirdik!

Çiğdem Erdik: Gökten zembille inmediler onları da biz yetiştirdik!

38
Çiğdem Erdik : Bütün öğretmenlerin günü kutlu olmasın!

Çiğdem Erdik : Bütün öğretmenlerin günü kutlu olmasın!

36

Ulya Kutal: Tiyatro aşığı Şirin Ergüven Hamşioğlu

35
Çiğdem Erdik: Bir kar tanesi geldi mutluluğun formülünü verdi

Çiğdem Erdik: Bir kar tanesi geldi mutluluğun formülünü verdi

32
Trail Sisters Türkiye’nin ilk etkinliği ve lansmanı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde gerçekleşecek

Trail Sisters Türkiye’nin ilk etkinliği ve lansmanı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde gerçekleşecek

3 Mart 2021
Sanatçı Özge Gürkan’ın resimleri dünyanın önde gelen sanat etkinliklerinde izleyicilerle buluşuyor

Sanatçı Özge Gürkan’ın resimleri dünyanın önde gelen sanat etkinliklerinde izleyicilerle buluşuyor

3 Mart 2021
Aşkım Tan: Sadece Kumru mu?

Aşkım Tan: Sadece Kumru mu?

2 Mart 2021
‘Zor Koşullarda Babalık İşlevinin Önemi Artıyor’

‘Zor Koşullarda Babalık İşlevinin Önemi Artıyor’

2 Mart 2021

Son Yazılar

Trail Sisters Türkiye’nin ilk etkinliği ve lansmanı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde gerçekleşecek

Trail Sisters Türkiye’nin ilk etkinliği ve lansmanı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde gerçekleşecek

3 Mart 2021
Sanatçı Özge Gürkan’ın resimleri dünyanın önde gelen sanat etkinliklerinde izleyicilerle buluşuyor

Sanatçı Özge Gürkan’ın resimleri dünyanın önde gelen sanat etkinliklerinde izleyicilerle buluşuyor

3 Mart 2021
Aşkım Tan: Sadece Kumru mu?

Aşkım Tan: Sadece Kumru mu?

2 Mart 2021
‘Zor Koşullarda Babalık İşlevinin Önemi Artıyor’

‘Zor Koşullarda Babalık İşlevinin Önemi Artıyor’

2 Mart 2021
Güncel Kadın

Güncel Kadın, Güncel Haberler...

Sosyal Medya

Kategoriler

  • Anasayfa
  • Genel
  • Güncel Haberler
  • Güncel Sağlık
  • Güzellik
  • İş Dünyası
  • Moda
  • mustafa genç
  • Röportaj
  • Sağlık
  • Sanat
  • Uncategorized
  • Yaşam
  • Yazarlar

Son Haberler

Trail Sisters Türkiye’nin ilk etkinliği ve lansmanı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde gerçekleşecek

Trail Sisters Türkiye’nin ilk etkinliği ve lansmanı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde gerçekleşecek

3 Mart 2021
Sanatçı Özge Gürkan’ın resimleri dünyanın önde gelen sanat etkinliklerinde izleyicilerle buluşuyor

Sanatçı Özge Gürkan’ın resimleri dünyanın önde gelen sanat etkinliklerinde izleyicilerle buluşuyor

3 Mart 2021
  • İletişim: info@guncelkadin.com.tr

© 2020 Güncel Kadın. Tasarım Omega Web Tasarım.

No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Moda
  • Güzellik
  • Sağlık
  • Yaşam
  • Sanat
  • İş Dünyası
  • Güncel Haberler
  • Röportaj
  • Yazarlar

© 2020 Güncel Kadın. Tasarım Omega Web Tasarım.